Türk Vatandaşının 17 Aralık sonrası zihin karışıklığı ile bir kimlik ve kavram karmaşası içinde olduğu gözlenmektedir.
Ben Avrupalı, ama Türk.
Ben Türk, ama Avrupalı.
Ben hem Türk hem Avrupalı.
Ben Milliyetsiz.
Ben Altı Davul, Üstü Şişhane.
Ben Boş.
Ben Bomboş.
Ben ? Bilmem ki ! Farketmez !!
Bunlar bana 1965 – 68 öğrenci olaylarını hatırlatıyor. Ben İlerici, Medeniyetçi, Devrimci, Milliyetsiz, Komunistim.
Ben Milliyetçi, Vatansever, Ülkücü.
“ Ben Ağabey, Siz nesiniz ? Faşist mi ? Yoksa Komunist mi ? Hangisindenseniz ben de O’ndanım” diyen bir topluma dönmüştük.
DUYANLAR, DUYMAYANLARA, DUYURSUN.
T.C. VATANDAŞI EBEDİYYEN TÜRK’TÜR VE TÜRK KALACAKTIR.
Geçmişte AB hedefimizle ilgili bir çok aşamanın yarıda kalmış olmasına rağmen, bu çabamızın hükümetimiz tarafından tamamlanmış olmasından, 41 yıllık geçmişin nokta hareketi olan tam üyelik müzakereleri için tarih almanın gölgelenmesinde ve yanlış imajlar oluşturup farklı mesajlar verilerek Türk halkının ayaklanmasından ve bu uzantıların başka yerlere götürülmesinden hiç mutlu değiliz. Ve diyoruz ki bu hükümet yukarıda saydıklarımızın hiçbirine ama hiçbirine Türk Milletinin ve Türk Vatandaşlarımızın aleyhine gelişecek olan bölünmez bütünlüğümüzün, Türk toprakları üzerinde varolan kardeşlik ve dostluk bağlarının zayıflamasına izin vermeyecektir. Millet olarak kazanılmış haklarımıza sonuna kadar müdafi olacağından kimsenin şüphesi olmamalıdır. Sonucu ne olursa olsun geleceğimizin muasır medeniyetler yönünde olduğunu, insan hak ve özgürlükleri tabanına oturan bir düzene doğru çekildiğini, nihayetinde de Türk kamuoyunun günü geldiğinde referandum ile bu konuyu red veya kabul anlamında sonuca bağlayacağından eminiz.
Bu vesileyle 17 Aralık ‘ın Türk Milletine ve tüm dünyaya hayırlı olmasını dileriz. Yeni Yılın bütün dünyaya huzur, sağlık, bereket, barış vesilesi, tabii afetlerden uzak bir dönemin başlangıç noktası olmasını diler, Tüm İslam Alemine hayırlı olmasını temenni ederim.