Haberler

İş dünyasında bir çırpıda büyüyen şirketlerin yanı sıra bir de yavaş yavaş ama sağlam adımlarla büyüyen şirketler vardır. Büyük bir hızla büyüyen şirketlerin yıldızı hemen sönebilir. Ama adım adım ilerleyenleri sarsmak biraz zordur.

Tsunami Felaketi ve Dünya

Tarih: 6.01.2005
  Yazdır

DR. ZEYNEL ABİDİN ERDEM 6 OCAK 2004 TARİHLİ STAR GAZETESİ MAKALESİ

Tsunami Felaketi ve Dünya

Her yıl 31 Aralıkta üzüntüleri ve problemleri geride bırakıp Yeni Yıl coşkusunu yaşayan herkes bu sene ortak bir acıyı paylaştı.

Güney Asya'yı vuran son 40 yılın en büyük, son yüzyılın da en şiddetli dördüncü depreminde ölenlerin sayısı 160 bine yaklaştı. Merkez üssü Endonezya'nın Sumatra adası olan 9.0 büyüklüğündeki deprem sonrasında oluşan tsunami yani dev dalgalar, iki farklı kıtada 10 ülkeyi vurdu. Sri Lanka, Endonezya, Tayland, Hindistan, Maldivler, Malezya, Bangladeş, Somali, Myanmar ve Kenya'yı etkileyen dev dalgalar 160 bine yakın insanın ölümüne yol açtı. Depremin bilançosu ise her geçen dakika daha da ağırlaşıyor.

Dünya yeni yıla buruk girdi.

Teknoloji ve bilgi paylaşımı ile Global düzenin nimetlerinden en hızlı şekilde ve sınırsızca faydalanan dünya bu defa Global Afet’i yaşadı. Ülkeler arasındaki sınırların insan hayatı ve acil tehlike söz konusu olduğunda nasıl ortadan kalktığı, bölgedeki deprem mağdurlarına tüm dünyadan yardım elinin uzandığını görüyoruz. Televizyon, gazeteler ve hemen hemen her eve girmiş durumda olan internet sayesinde bölgedeki haber ve görüntüleri aynı anda paylaşıyoruz. Herkes üzerine düşeni yapmak için seferber oldu. Bu felaket sadece bu dalgaların yuttuğu ülkelerin felaketi değil bütün insanlığın felaketi.. Küreselleşme sürecinde felaketler de küresel oluyor. Bugün Asya’nın tamamı ve dünyanın hemen hemen her ülkesini çeşitli şekillerde etkileyen Endonezya depreminin acılarını hepimiz derinden hissediyoruz.

İnsanlık tarihinin en büyük doğal felaketi yaşandı

Elbette ki bu afetin açtığı tahribat sadece yüzbinlerce ölüden ibaret de değil. Tahribatın daha büyüğü, milyonlarca insanın evlerini, tarım alanlarını, teknelerini, yaşama için ihtiyaç duyacakları ne varsa her şeyi kaybetmiş olduğudur. Aynı zamanda da bu milyonlarca kişi, şimdi salgın hastalıkların da tehdidi altında. Nitekim gerek felakete uğrayan bölge ülkelerinde, gerekse dünyanın çeşitli ülkelerinden yardım örgütleri ve Birleşmiş Milletler kurumlarının,facianın etkisini azaltmak için giriştikleri gayretleri var. Felaketin ardından benzeri görülmemiş bir seferberlik ilan eden uluslararası topluluklar yardım çalışmalarını sürdürürken, hiç yardım eli uzanmayan felaketzedeler olduğu da gelen haberler arasında. Uluslararası seferberlikle şu ana kadar yaklaşık 2 milyar dolar tutarında yardım toplanmasına karşın, lojistik alandaki büyük zorluklar ve yıkımın büyüklüğü insani yardımı güçleştiriyor.

Araplar ve Tsunami

Bölgedeki asgari ihtiyaçları karşılamak için 5 milyar dolara ihtiyaç olduğu belirtiliyor. Durum böyle iken, afet bölgesi Arap ülkelerinden de maksimum düzeyde yardım beklentisi içinde. Bölgedeki önemli kişilerin, gerek hanımları, gerekse bazı önemli şahsiyetlerinin ülkelerine yapacakların ziyaretlerin gerçekleşmesi için zaman zaman milyon dolarla ifade edilen bütçelere ulaşan harcamaları bilinmektedir. Böyle bir felaketten sonra ise yardım gönderilmesi için gerekli hassasiyeti maalesef henüz göstermemeleri, özellikle bölgede yardım eli bekleyen müslümanları incitmektedir. Umarız bu eksiklik bir an önce telafi edilecektir.

Kıtaların, bölgelerin ve ülkelerin sınırları, kuralları, duvarları ve prensipleri her geçen gün değişen dünyanın hızına ayak uydurmaya çalışıyor. Dünya her felaketten yeni bir ders almış ve hatta ister istemez daha da yakınlaşmış olarak çıkıyor. Belki de insanların başaramadığını yine tabiat bizlere bir şekilde öğretiyor. Bu değişimin dünya barışına olumlu şekilde yansımasının ise insanlığın ortak isteği olduğuna inanıyorum.

Yorumla